usul usul

Meanings of "usul usul" in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	usul usul	quietly adv.
2	General	usul usul	gently adv.
3	General	usul usul	fair [obsolete] adv.
4	General	usul usul	stilly adv.

Meanings of "usul usul" with other terms in English Turkish Dictionary : 151 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	usul	method n.
It is still impossible to settle on one allocation method, be it grandfathering or auctioning, even within our group. Grubumuz içinde bile, dede usulü ya da açık arttırma gibi tek bir tahsis yöntemi üzerinde uzlaşmak hala mümkün değildir. More Sentences
2	Common Usage	usul	way n.
In my opinion, this is the Swiss way. Bence bu İsviçre usulü. More Sentences
General
3	General	usul kuralları	rules of procedure n.
Our Rules of Procedure are perfectly clear on that point. Usul Kurallarımız bu konuda son derece açıktır. More Sentences
4	General	usul	method n.
Reasonable working methods are essential if we are to succeed here. Burada başarılı olmamız isteniyorsa makul çalışma usullerinin uygulanması şarttır. More Sentences
5	General	usul	way n.
I like the Turkish way of drinking tea. Türk usulü çay içmeyi seviyorum. More Sentences
6	General	usul	order n.
You have the floor to speak on a point of order. Usul hakkında konuşmak için söz hakkınız var. More Sentences
7	General	usul kuralı	rule of procedure n.
The vote will take place after the debate on points under Rule 50 of our Rules of Procedure. Oylama, Usul Kurallarımızın 50. Maddesi kapsamındaki hususların görüşülmesinden sonra yapılacaktır. More Sentences
8	General	usul	procedure n.
The Court of Auditors was set up to apply accountancy procedures. Sayıştay, muhasebe usullerini uygulamak üzere kurulmuştur. More Sentences
9	General	eski usul	conventional adj.
Conventional breadmaking requires a lot of time and patience. Eski usul ekmek yapımı çok fazla zaman ve sabır gerektirir. More Sentences
Trade/Economic
10	Trade/Economic	usul hukuku	procedural law n.
Unless there are agreed common minimum standards for procedural law, this should not go ahead. Usul hukukuna ilişkin ortak asgari standartlar üzerinde mutabakata varılmadıkça bu uygulamaya devam edilmemelidir. More Sentences
11	Trade/Economic	usul	procedure n.
The question of procedure which you raise is certainly feasible. Gündeme getirdiğiniz usul sorunu kesinlikle uygulanabilir. More Sentences
12	Trade/Economic	yerleşik usul	established procedure n.
This option accords with established procedures and ensures proper scrutiny. Bu seçenek yerleşik usullere uygundur ve uygun bir inceleme yapılmasını sağlamaktadır. More Sentences
Law
13	Law	usul	procedure n.
Firstly, on the extension of the scope of the simplified procedure. İlk olarak, basitleştirilmiş usulün kapsamının genişletilmesine ilişkin. More Sentences
Politics
14	Politics	usul önergesi	procedural motion n.
It is a real procedural motion this time. Bu seferki gerçek bir usul önergesidir. More Sentences
15	Politics	usul meselesi	point of order n.
Mr Hudghton, that is not a point of order, that is a point of detail. Bay Hudghton, bu bir usul meselesi değil, detay meselesi. More Sentences
16	Politics	usul	procedure n.
The mandate of this conference will be decided in accordance with the procedures laid down under the Treaties. Bu konferansın yetkisi Antlaşmalarda öngörülen usullere uygun olarak belirlenecektir. More Sentences
Military
17	Military	usul	procedure n.
Without doubt, this proposal sets specific objectives, together with procedures and dates for achieving them. Hiç şüphesiz bu teklif, belirli hedefleri ve bu hedeflere ulaşılması için gerekli usul ve tarihleri ortaya koymaktadır. More Sentences
18	Military	usul kuralları	rules of procedure n.
This concludes the most important changes to our Rules of Procedure. Usul Kurallarımızda yapılan en önemli değişiklikler burada sona ermektedir. More Sentences
General
19	General	usul hukuku	remedial law n.
20	General	ceza muhakemeleri usul kanunu	law of criminal procedure n.
21	General	usul	law n.
22	General	usul	cut n.
23	General	yeni usul	innovation n.
24	General	usul	brand n.
25	General	fenni usul ve teamüller	technical procedures and practices n.
26	General	usul hukuku	procedure n.
27	General	usul	plan n.
28	General	usul	style n.
29	General	usul	rite n.
30	General	usul	system n.
31	General	usul	regime n.
32	General	usul	strain n.
33	General	usul	observance n.
34	General	usul	usage n.
35	General	usul	form n.
36	General	usul	formality n.
37	General	usul hukuku	judicial process n.
38	General	usul hukuku	adjective law n.
39	General	usul	fashion n.
40	General	usul	wise n.
41	General	usul	nomo n.
42	General	usul	manner n.
43	General	usul	management n.
44	General	usul	sort n.
45	General	usul	routine n.
46	General	usul	mode n.
47	General	eski usul	old style n.
48	General	usul hukuku	law of procedure n.
49	General	usul	time n.
50	General	usul	modus n.
51	General	yazılı usul	written procedure n.
52	General	usul	base n.
53	General	usul	process n.
54	General	usul	rule n.
55	General	usul	practice n.
56	General	usul ve esas	procedure and principle n.
57	General	usul ve esas	method and principle n.
58	General	usul	regence [obsolete] n.
59	General	usul	the ropes n.
60	General	usul	haunt [dialect] [uk] n.
61	General	mülkiyetin edinilebileceği ani usul	modus n.
62	General	faaliyet veya tutumu tamamlayıcı resmi veya saygılı usul	complement [obsolete] n.
63	General	(eski usul içki kaplarının üzerine) kişi başına içki miktarını belirten işaretlemeler	pin n.
64	General	usul	approach n.
65	General	usul usul gezinip durmak	sloom [dialect] [uk] v.
66	General	eski usul	old-style adj.
67	General	usul veya yürürlüğe girmeye ilişkin hükümler içeren	modal adj.
68	General	usul	quietly adv.
Colloquial
69	Colloquial	eski usul	old school n.
70	Colloquial	eski usul	old-school n.
71	Colloquial	eski usul anlamı veren ön ek	retro- pref.
Idioms
72	Idioms	birine usul usul işten el çektirmek	edge someone out of something v.
Trade/Economic
73	Trade/Economic	alacakların haczi hakkındaki usul	garnishee proceedings n.
74	Trade/Economic	götürü usul	lump sum basis n.
75	Trade/Economic	götürü usul	lump sum n.
76	Trade/Economic	metre usul	metric system n.
77	Trade/Economic	milletlerarası özel hukuk ve usul hukuku hakkında kanun	international private and civil procedure law n.
78	Trade/Economic	milletlerarası özel hukuk ve usul hukuku	international private and procedure law n.
79	Trade/Economic	sınırlı usul	restricted procedures n.
80	Trade/Economic	usul incelemesi	procedural examination n.
81	Trade/Economic	usul	technique n.
82	Trade/Economic	usul	method n.
83	Trade/Economic	usul	process n.
84	Trade/Economic	usul hukuku sorunu	procedural issue n.
85	Trade/Economic	usul	proceeding n.
86	Trade/Economic	usul	rule n.
87	Trade/Economic	usul incelemesi	examination of procedures n.
88	Trade/Economic	usul ekonomisi	procedural economy n.
89	Trade/Economic	usul ve esaslar	procedures and principles n.
90	Trade/Economic	vergi usul kanunu (vuk)	tax procedure law (tpl) n.
91	Trade/Economic	yeni usul	new style n.
Law
92	Law	aşırı ve mantıksız usul	rank modus n.
93	Law	ivedi usul	expedited procedure n.
94	Law	basit usul yargılama mahkemesi	petty sessional court n.
95	Law	ceza muhakemeleri usul kanunu	criminal procedures act n.
96	Law	ceza usul hukuku	law of criminal procedure n.
97	Law	çocuğa nafaka bağlanması için uygulanan usul	bastardy process n.
98	Law	federal usul kuralları	the federal rules of civil procedure n.
99	Law	hukuk muhakemeleri usul kanunu	code of civil procedure n.
100	Law	idare usul kanunu	administrative procedures act n.
101	Law	idari usul yasası	administrative procedure law n.
102	Law	internetin güvenli kullanımına İlişkin usul ve esaslar	procedures and principles regarding the safe use of the internet n.
103	Law	kanuni usul ile fesih	dissolution by law n.
104	Law	kıymet takdirinde usul	procedure of valuation n.
105	Law	medeni usul hukuku	law of civil procedure n.
106	Law	milletlerarası usul hukuku	law of international civil procedure n.
107	Law	usul	ascendant n.
108	Law	usul hukuku	adjective law n.
109	Law	usul hatası	mispleading n.
110	Law	usul hukuku	law of evidence n.
111	Law	usul	ancestor n.
112	Law	usul	form n.
113	Law	usul hatası	misplead n.
114	Law	usul hukuku	procedural law n.
115	Law	usul ve füru hısımlığı	lineal consanguinity n.
116	Law	vergi usul kanunu	tax procedure law n.
117	Law	usul	lex n.
118	Law	usul muamelelerinin durması	cessation of procedure n.
119	Law	usul adaleti	procedural justice n.
120	Law	usul hukuku	law of procedure n.
121	Law	vergi usul kanunu	tax procedural law n.
122	Law	usul kuralları	procedural rules n.
123	Law	usul hukuku	procedural law n.
124	Law	usul ve esaslar	rules and procedures n.
125	Law	yasaya uygun usul	process of law n.
126	Law	(medeni usul hukuk sisteminde) görev	subject-matter jurisdiction n.
127	Law	(ispanyol hukukunda) ihzar müzekkeresine benzer bir usul	amparo n.
128	Law	usul muamelesinde yapılan hata	jeofail n.
129	Law	usul ve uygulamayı ilgilendiren	technical adj.
130	Law	usul manası veren önek	nomo- pref.
Politics
131	Politics	medeni usul hukuku kuralları	rules of civil procedure n.
132	Politics	milletlererası özel hukuk ve usul hukuku	international private and procedural law n.
133	Politics	normal usul	normal procedure n.
134	Politics	vasiyetnamelerin tescili konusunda bir usul kurulmasına ilişkin sözleşme	convention on the establishment of a scheme of registration of wills n.
135	Politics	usul takriri	procedural motion n.
136	Politics	usul	mode n.
137	Politics	usul hakları	procedural rights n.
138	Politics	usul	method n.
139	Politics	usul	practice n.
140	Politics	meclisin usul ve geleneklerine göre	parliamentary adj.
141	Politics	ingiliz parlamentosunun usul ve geleneklerine göre	parliamentary adj.
Technical
142	Technical	barışçıl koşullar altında abd ve dost bir ülkenin hükümeti arasındaki işbirliğine dayalı lojistik uygulamalarına ilişkin usul ve uygulama anlaşmaları	cooperative logistic support arrangements n.
Telecom
143	Telecom	usul güvenliği	procedural security n.
Automotive
144	Automotive	teknik vergilendirme usul ve esasları	technical taxation n.
Marine Biology
145	Marine Biology	usul	modality n.
Military
146	Military	tanker ve yakıt alan uçağın her ikisinin de normal sinyal sistemini kullandıkları usul	air refuelling system normal operation n.
147	Military	usul anlaşmaları	procedural arrangements n.
148	Military	usul etüdü	method study n.
149	Military	usul	process n.
150	Military	olağandışı fakat öngörülen bir durum karşısında başvurulan usul	contingency procedure n.
Music
151	Music	usul	tempo n.